Adalar’ın doğa mirası mimozasını korumak, bilinçle geleceğe taşımak ve acımasızca yapılan uygulamalara son vermek için farkındalık yaratma amacı ile 5-6 Mart tarihlerinde Büyükada’da düzenlenen Adalar Mimoza Festivali “Mimofest” zengin içeriği ve etkinlikleri ile gerek Adalılar gerekse Adaseverler tarafından yoğun ilgi gördü.
Adalar Müzesi tarafından, proje ortakları Adalar Belediyesi ve Mimozada inisiyatifi ile işbirliği içinde gerçekleşen Mimofest‘in ilk günkü programında mimoza yetiştirme, doğru kesim ve budama teknikleri, Adalar’ın çiçekçilik geçmişi ve mimozanın Adalar tarihindeki önemi ve Mimozada’nın Yüksek Mimar Yaman İrepoğlu ile birlikte başlattıkları Arboretum projesi dinleyicilerle paylaşıldı, Bahçe Tarihçisi Gürsan Ergil’in katılımcılarla gerçekleştirdiği Büyükada Mimoza Turu kapsamında Türkiye Cumhuriyeti’nin ikinci başbakanı Fethi Okyar Evi de ziyaret edildi. Adalı sanatçı Gül Bolulu’nun linol baskı atölyesi ve stantlarda sergilenen Mimofest’e özel el yapımı ürünler de büyük ilgi çekti. Pazar günkü etkinlik programında da yer alan Mimoza Turu ardından Pringipos Greek Orphanage organizasyonu ile Büyükada Rum Yetimhanesi bahçesine de bir gezi düzenlendi ve Adalar Belediye Başkanı Erdem Gül, Rum Vakıfları Derneği Kurucu Başkanı ve Yetimhane Restorasyon Projesi Koordinatörü Laki Vingas ve Adalar Vakfı Başkanı Halim Bulutoğlu‘nun konuşmalarının ardından Yetimhane bahçesine 17 adet mimoza fidanı dikildi. Adalar Müzesi’nde Eva Kent‘in Mimoza Kapı Çelengi Atölyesi tamamlanmasının ardından Mimofest, müze bahçesindeki Cansu Aslan konseri ile son buldu.
Adalar’ın Göz Bebeği Mimoza
Baharın gelişini müjdeleyen, sapsarı çiçekleri ile hayranlık uyandıran ve Adalar’ın simgesi olan mimozalar botanikte nezaket, saygı, zarafet, bolluk, sevgi ve dostluğa işaret ediyor. Latince adı Acacia Dealbata, anavatanı ise Güney Doğu Avustralya ve Tazmanya olan bu mis kokulu çiçek, iki yüz yıldan fazla bir sürede de yörenin verimli toprağı ile ılıman iklimine uyum sağlayarak endemikleşmiş.
90’lı yıllardan itibaren İstanbul’un farklı semtlerinde artan taleple birlikte satılan kucak dolusu mimozalar, gerçekte bir katliamın kurbanı. Baltalar ve elektrikli testerelerle gerek ormandan, gerekse özel bahçelerden, ağaçları yok etmek pahasına kesilen ve çöp torbaları içinde şehre kaçırılan mimozaların azalması ve adaya özgü bu nadide türün yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalması Adalar’da yaşayan sivil inisiyatifi harekete geçirdi. Adalar Müzesi, Adalar Belediyesi ve Mimozada iş birliğinin ürünü olan Mimofest ile daha geniş bir kitleye ulaşmayı ve konu hakkında farkındalığın artmasını hedefliyor. Mimofest’in bir diğer anlamı da Adalar’da el sanatlarıyla uğraşan kadınları bir araya getirerek yaratıcı bir iş gücü sağlamak. Adalar Vakfı Başkanı Halim Bulutoğlu’nun Yetimhane konuşmasında da belirttiği gibi, Mimofest mimoza farkındalığı hareketine ivme katan bu etkinliği aynı zamanda Büyükada Rum Yetimhanesi’nin ayağa kaldırılma sürecinin başlaması ve 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ile birlikte kutladı.
Adalar’ın çiçekçilik geçmişine bir saygı duruşu niteliğinde olan ve bundan sonra her yıl tekrarlanması planlanan Adalar Mimoza Festivali “Mimofest” Adalar’ın çiçek ve bahçe geçmişini belleklerde tazelenmekle kalmadı, geçmişle gelecek arasına attığı köprü ile bundan sonra Adalar’daki doğal mirasa sahip çıkacak bir belleği de oluşturmaya başladı. Adalar Müzesi olarak tüm katılımcılara ve destekçilerimize teşekkür ediyor, gelecek yıl mimozalar arasında tekrar buluşmayı diliyoruz.