Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye’nin turizmde dev marka haline geldiğini ve turizmin, Türk diplomasisinin en önemli başlıklarından biri olduğunu vurgulayarak “Kültürümüzün, turizm markamızın tanıtılması için uluslararası çok taraflı platformlarda çalışmalarımız devam ediyor.” dedi.
Çavuşoğlu, Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) tarafından Antalya’da dijital olarak düzenlenen “10. Uluslararası Resort Turizm Kongresi”ne video konferans yoluyla katıldı. Turizmin, ekonominin gözbebeği sektörlerden biri olduğunu belirten Çavuşoğlu, “Dünyanın salgın nedeniyle kapandığı bir dönemde sizlerin sektörü canlı tutmak için verdiği çabalar ülkemiz için çok değerli. Biz de bu konuda büyük emek harcadık, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde harcıyoruz.” dedi. Çavuşoğlu, kadim bir medeniyete, son derece zengin kültürel değerlere, eşi benzeri olmayan bir coğrafyaya sahip Türkiye’nin, devletin ve sektörün birlikte attığı adımlar sayesinde turizm alanında bütün dünyanın gıpta ettiği bir ülke haline geldiğini söyledi.
Bakan Çavuşoğlu, “Turizmde dev bir marka olduk. Turizm bugün Türk diplomasisinin en önemli başlıklarından biri haline geldi. Memleketimiz dünyanın turizm başkentlerinden biri olunca tabii ki Antalya’mız ve Türkiye olarak, ben de turizm diplomasisine ayrı bir önem veriyorum. Diplomasi faaliyetlerimizde bu konuyu hep ön planda tutuyoruz.” diye konuştu. Türkiye’nin dış misyonlarına turizm konusunda yazılı talimatlar gönderdiklerini ve rapor aldıklarını anlatan Çavuşoğlu, “En son tüm dünyada sağlık turizmi, spor turizmi ve alternatif turizmde nasıl fırsatlar var, Türkiye’ye nasıl turist getirebiliriz, o ülkelerle nasıl çalışabiliriz sorusunu arkadaşlarımıza ilettikten sonra başkonsoloslarımız, büyükelçilerimiz elde ettiği bilgiyi gönderdi, büyük bir kitapçık haline getirdik.” dedi.
Çavuşoğlu, Antalya Diplomasi Forumu girişiminden, İstanbul’un New York, Viyana ve Cenevre gibi önde gelen bir Birleşmiş Milletler merkezi haline getirilmesine kadar diplomaside atılan bütün adımlarda turizm potansiyelinin geliştirilmesinin de gözetildiğini söyledi. Antalya’nın birçok önemli toplantıya ev sahipliği yaparak diplomasi alanında bir marka haline geldiğini anlatan Çavuşoğlu, “Artık turizm ve tanıtma çabalarımızı deniz, kum, güneş perspektifinden çok daha geniş bir vizyonla yürütüyoruz. Kapsamlı bir anlayışla sağlık, spor, inanç ve kongre turizmi gibi her alanda Kültür ve Turizm Bakanlığımızın ve sektörün çalışmalarını biz de Dışişleri Bakanlığı olarak destekliyoruz. Kültürümüzün, turizm markamızın tanıtılması için uluslararası çok taraflı platformlarda çalışmalarımız devam ediyor.” ifadesini kullandı.
Birçok ülkeyle her sene kültür ve turizm yılı ilan ederek çeşitli etkinlikler düzenlediklerini anlatan Çavuşoğlu, “UNESCO Dünya Kültür Mirası ve Somut Olmayan Kültürel Miras listelerindeki kültürel miras alanlarımızın ve kültür varlıklarımızın sayısı 18’e yükseldi. Bunu da hep birlikte başarıyoruz yerel yönetimlerle ve sektörümüzle beraber.” diye konuştu. “Salgının etkilerinin en fazla görüldüğü alanlar turizm ve seyahat sektörü oldu” Çavuşoğlu, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle bu yıl eşi benzeri görülmemiş bir sınama ile karşı karşıya kalındığını vurgulayarak, salgının zararlarını asgari düzeyde tutmak için devletin ve milletin el ele olduğunu, hem sağlık hem de ekonomi alanında ortaya çıkan sorunların üstesinden gelmek için yoğun çaba gösterildiğini söyledi.
Bu süreçte kamu sağlığının korunmasıyla ekonomik ve sosyal yaşam arasında bir denge kurulduğunu anlatan Çavuşoğlu, “Şüphesiz tüm dünyada salgının etkilerinin en fazla görüldüğü alanlardan biri turizm ve seyahat sektörü oldu. Bu olumsuz etkileri en aza indirmek ve turizmi canlandırmak için haziran ayından beri bir dizi tedbirleri ortaya koyduk.” dedi. Çavuşoğlu, Türkiye’nin güvenli turizm sertifika programı sayesinde dünyaya örnek bir uygulamayı hayata geçirdiğini de belirtti. Bu çalışmalara Dışişleri Bakanlığı olarak 248 dış misyonuyla Türkiye’nin aldığı tedbirleri ve güvenli turizm programını tüm dünyaya seferberlik halinde ilettiklerini anlatan Çavuşoğlu, şunları kaydetti: “Kültür ve Turizm Bakanlığımızla koordinasyon halinde, Bakanımızın yazdığı mektupları 100’ü aşkın hedef ülkedeki muhataplarımıza ilettik. Bu dönemde ülkemize yönelik alınan seyahat kısıtlamalarının kaldırılması da en önemli, öncelikli hedeflerimizden biri oldu.
Yabancı ülkeler nezdinde yaptığımız girişimler sonuç verdi. Bu amaçla İngiltere ve Almanya’yı ziyaret ettik. İngiltere temmuz ayında ülkemizi seyahat koridoru ülkeleri arasına dahil etti. Ülkemizden dönüşte karantina mecburiyetini ve seyahat uyarısını kaldırdı. ” Yaz sezonu boyunca İngiliz turistleri Türkiye’de ağırlamaktan memnuniyet duyduklarını söyleyen Çavuşoğlu, Almanya’nın yapılan mutabakat kapsamında ağustos ayı başında dört önemli turizm şehri için seyahat uyarısını kaldırdığını belirtti. Çavuşoğlu, Rusya ile de karşılıklı tarifeli uçuşların 1 Ağustos’ta başlatıldığına dikkati çekerek, bugüne kadar Rusya’dan Türkiye’ye gelen turistlerin sayısının 2 milyonu biraz aştığını söyledi. Ukrayna ile de pasaportsuz seyahatin sağlandığını hatırlatan Çavuşoğlu, Türkiye’ye bu yıl ilk gelen yabancı turistlerin Ukraynalılar olduğunu belirtti. Çavuşoğlu, “Girişimlerimiz neticesinde diğer Malta, Romanya, Bulgaristan, Polonya gibi ülkeler de ülkemize yönelik seyahat uyarılarını ve kısıtlamasını kaldırdı. İsviçre ve Moldova ise riskli bölgeler listesine ülkemizi hiçbir zaman dahil etmedi. Benzer şekilde Karadağ, Ürdün, Güney Afrika Cumhuriyeti’nin, seyahat bağlamında, yüksek riskli bölge kategorisinde değiliz.” diye konuştu. Halen 98 ülkeyle uçuşların sürdüğünü söyleyen Çavuşoğlu, gelinen aşamada salgının, alınan önlemlere rağmen tüm dünyada yeni ve daha ciddi bir safhaya geçtiğine de dikkati çekti.
Çavuşoğlu, Türkiye’nin salgınla mücadele adımlarını hatırlatarak, “Bir taraftan bu sağlıkla ilgili tedbirlerle bu salgını kontrol altında tutmamız lazım, diğer taraftan da ekonomimizi canlı tutmamız gerekiyor. Her ikisi de bizim için önemli. Tedbirlerimiz ve çalışmalarımız sayesinde ocak ekim arasındaki dönemde 13,6 milyona ulaşan turist sayımızı inşallah sizlerle beraber artıracağız.” değerlendirmesinde bulundu.